BURSA (İGFA) – İftar yemeğinde konuşan AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, “Milletimizin dün olduğu gibi bugün de yaşanan sorunları çözecek donanıma, iradeye ve kapasiteye sahip gördüğü Cumhur İttifakı; bu güvene yakışacak çaba ve çabayı ortaya koymaktır. Cumhur İttifakı olarak vatandaşın iradesinin sandığa yansıması için hukukçular ve hukukçu arkadaşlarımız da dahil olmak üzere hepimize ayrı görev ve sorumluluklar düşmektedir.
Adalet Bakan Yardımcısı Zekeriya Birkan, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Cumhur İttifakı bünyesindeki Milliyetçi Hareket Partisi Bursa İl Başkanı Cihangir Kalkancı, Büyük Birlik Partisi Bursa İl Başkanı Haldun Filizli, Refah Partisi Bursa İl Başkanı Murat Kolancı, HÜDAPAR Bursa İl Başkanı Mehmet Şimşek, Türel Araştırmaları Derneği (HUDER) Bursa Şube Başkanı Av. Necdet Yılmaz, Türk Hukuk Kurumu Bursa Şube Başkanı Av. Ahmet Doğu, Bursa Barosuna bağlı avukatlar ve avukatlar katıldı.
AK Parti İl Başkanlığı’nın ev sahipliğinde 450 hukukçu ve hukukçuyu bir araya getiren iftar yemeğinde konuşan AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, “Öncelikle iftarda bizlerle birlikte olan tüm misafirlerimize teşekkür ediyorum. bu akşam. Milletimizin dün olduğu gibi bugün de yaşanan sorunları çözecek donanım, irade ve kudrete sahip olarak gördüğü Cumhur İttifakı, bu inanca yakışır gayret ve gayreti ortaya koymaktır. Küresel yönetim ve ekonomik sistemin yeniden yapılandığı bu dönemde Türkiye’nin hedeflerine ulaşacağını söylüyoruz. Biz ona ‘Büyük ve Güçlü Türkiye’ diyoruz. Türk Yüzyılını birlikte inşa edecek, güçlerimizi birleştirerek geleceğe kararlı adımlarla yürüyeceğiz. Partilerimizin her kademesinde sorumluluk üstlenen bizler, iş ve hizmet yarışında bayrağı yeni nesillere teslim edinceye kadar bu görevi hakkıyla yerine getirmekle yükümlüyüz.”
Davut Gürkan, kendilerine Millet İttifakı adını veren şer odaklarının yegane siyasi argümanlarının, 21 yıldır iktidar olarak bu milletin hayallerini gerçekleştiren AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan’ın iktidardan ayrılması olduğunu belirterek, bu Türk Milletinde karşılık bulmadı. Bizler buna hizmet diyoruz, iş diyoruz, ‘Türkiye’nin Yüzyılı’ ve ‘Performans’ diyoruz. Biz ona büyük ve güçlü bir Türkiye diyoruz. 20 yılda ülkemiz ve milletimiz için neler yapıldığını anlatmakla bitmez. Tek dertleri; Ne olursa olsun Recep Tayyip Erdoğan gitsin. Buna karşı olmak, bu hizmetlere karşı olmak demektir. 14 Mayıs seçimleri beka açısından çok değerlidir. Bu noktada herkes gibi siz hukukçu arkadaşlarımıza da çok değerli bir misyon düşmektedir. Seçim günü atılan oylara hep birlikte sahip çıkacağız. Cumhur İttifakı olarak siyasi temel giderlerimiz olduğu gibi barodan bağımsız pahalı avukatlarımızla birlikte hareket ederek oylarımızı korumak için okul mensuplarımızın dışında avukat tutmak istiyoruz. 14 Mayıs’taki bu değerli seçimi inşallah yine zaferle kapatacağız” dedi.
‘Türkiye Asrın Millet İttifakı Hukukçular Buluşması’nda konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlerin kıymetine vurgu yaptı. Aktaş; “Bugüne kadar yapılan tüm seçimler elbette demokrasimizin gelişmesi ve güçlenmesi adına değerlidir. Ancak 14 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçimleri, Türkiye’nin önümüzdeki yüzyılda hedeflerine ulaşması açısından büyük değer taşımaktadır. Türkiye’nin Yüzyılı olarak adlandırdığımız bu seçimler, ülkemizin kalkınmasının kapılarını aralayacaktır. Bunu hep birlikte başaracağız. Cumhur İttifakı olarak birliğimizin ve dirayetimizin daim olmasını temenni ediyorum” dedi.
“Türkiye Asrın İttifakı Cumhur İttifakı Hukukçular İttifakı Toplantısı” iftarına katılan Adalet Bakan Yardımcısı Zekeriya Birkan, birçok yasal düzenlemenin yanı sıra hukukçuların yaşadığı sorunların çözümü için çalıştıklarını söyledi. Adalet Bakan Yardımcısı Zekeriya Birkan, Türkiye’ye hizmet için gece gündüz çalıştıklarını belirterek; “Ülkemizde hukukun üstünlüğü, demokrasinin tesisi, temel hak ve özgürlükler gibi birçok konuda değerli çalışmalar yaptık. Eksiklerimiz elbette var ama 20 yıl önceki Türkiye ile bugünün Türkiye’si kıyas kabul etmeyecek kadar ileri bir hukuk devleti. Ama bu hiçbirimizi aldatmasın. Rahmetli Turgut Özal döneminde demokrasi adına pek çok gelişme görmemize ve yaşamamıza rağmen, 28 Şubat süreciyle bunların bir günde nasıl yıkıldığını da gördük ve yaşadık. Türkiye ve biz artık böyle yeni bir çıkışa, yeni bir kırılmaya tahammül edemeyiz. . İnşallah ülkemizi hukuk devleti ve ileri demokrasi anlamında çağdaş bir devlet düzeyine getirmek için yapılması gerekenleri hep birlikte daha çok çalışarak yapmaya devam edeceğiz.”
